Ali Galip Olayı


C.   İstanbul Hükümetinin Millî Hareketi Dağıtma Girişimleri
       1- Ali Galip Olayı
Damat Ferit Paşa hükümeti, Mustafa Kemal’i tutuklamak için ve Sivas Kongresini toplatmamak için yaptığı girişimler başarısızlığa uğrayınca, kongreyi dağıtmak maksadıyla yeniden harekete geçer. Bu maksatla üçlü bir düzenlemeye gidildi. Önce Harput Valisi Ali Galip’den Sivas Vali ve 3. Kolordu Komutanlığına atanmayı kabul edip etmeyeceği soruldu. Ali Galip teklifi generalliğe yükseltilmesi ve kendisine harcırahtan gayrı tazminat verilmesi şartıyla kabul eder. Kendisine 3 Eylül’de verilen talimatın özeti şudur: “Bölgedeki Kürtlerden güvenilir yüzelli kadar atlı ile kimseye sezdirilmeden, beklenmedik bir anda Sivas’a gidilecek, kongre dağıtılacak, katılanlar yakalanıp İstanbul’a gönderilecek, vali ve komutanlık görevlerine başlanacaktır. Ali Galip gerekli hazırlıkları yapmak için Malatya’ya geçer.
Malatya Mutasarrıfı Halil Rami Bedirhan ailesindendir. Aynı aileden olan Celâdet ve Kâmuran ile Cemil Paşazade Ekrem de orada bulunmaktadırlar. Daha ilgi çekici olan İngiliz istihbarat subayı olup, Kürt sempatizanlığı ile tanınan Binbaşı Noel de oradadır. Bölgedeki nüfus dağılımını etnik açıdan incelemek amacıyla geldiğini iddia etmektedir.
Böylece Damat Ferit Hükümeti, Ali Galip ve yöredeki Kürt aşiret ileri gelenleri vasıtası ve İngiliz desteğiyle Sivas Kongresini dağıtmak, millî harekâtı ezmek kararındadır.
Ancak Ali Galip ile İstanbul arasındaki haberleşmeler. Mustafa Kemal tarafından öğrenilmiştir. Bedirhaniler ve İngiliz Binbaşısı Noel’in hareketleri takip edilmektedir.
Mustafa Kemal, gevşek davranılması halinde büyük bir gaile halini alabilecek olan duruma derhal el koyar. Gerçekçi ve atılgan karekterine uygun olarak, bölgedeki askerî birlikleri harekete zorlar. Bölge, 13. Kolordu mıntıkasıdır. Kolordu Komutanı hareket için İstanbul’un onayını beklemektedir! Mustafa Kemal ısrarlı ve enerjik müdahalelerle, civardaki askerî birlikleri harekât için ikna eder. Mustafa Kemal’in dört bir yandan yürüttüğü faaliyet neticesinde bahis konusu kişiler Urfa’ya oradan Halep’e kaçmak zorunda kalırlar 146.

2- Ankara Valisi Muhittin Paşa’nın Sivas’ı Basma Çabası
Ankara Valisi Muhittin Paşa, Hürriyet ve İtilâf Fırkası yanlısı olması sebebiyle 1915 yılında emekli edilmiş, mütarekeden sonra 15 Mart 1919’da tekrar valiliğe atanarak göreve başlamıştır. Oğlu Refî Cevat (ULUNAY) da İstanbul ‘da kalemiyle hükümeti hararetle desteklemekteydi. Paşa çevresine, hükümetin İngiliz mandasını kabul ettiğini söylüyor, memurları İngiliz Muhipleri Cemiyetine girmeye zorluyordu. Ancak Ali Fuat Paşa’nın Kolordu Komutanlığı dolayısıyla şehir içinde yeterince etkin olamıyordu. Ankara halkı tarafından görevden alınması istenen Vali, Sivas Kongresi devam etmekte iken Ankara’ya bağlı sancaklar da teftiş bahanesi ile bir geziye çıkmıştı. Önce Kırşehir’ e gitmiş Hacıbektaş’ daki bektaşi dedesini kazanmak istemiş. Bunu başaramamıştı. Ancak Çorum Mutasarrıfının ve 58. Alay Komutanı’nın desteğine güvenerek 14 Eylül 1919 da İstanbul’a gönderdiği telgrafta, Ankara merkezi müstesna, vaziyetin kendilerine pek müsait olduğunu, Sivas, Amasya veya Ankara taraflarından Ankara’ya kuvvetler sevkinin faydalı olacağını, bu işin az kuvvetle yapılabileceğini bildirmiştir. İçişleri Bakanı istenilen miktarda jandarma celbedilerek  hükümet nüfuzunun gerekirse silâh kullanılarak her yerde tesisini istemekteydi. Ancak vali gözetim altındaydı. Çorum’ da bulunan valinin  Sivas’a getirilmesi için askeri birliklere           ve Kuvayı millîye müfrezelerine gerekli emirler verildi. Vali, Kuva-yi  Millîye reislerinden Keskinli Rıza Bey müfrezesi tarafından Kılıçlar Belinde yakalanarak Sivas’a gönderildi.
Muhittin Paşa, Sivas’ da Temsil Heyeti tarafından sorgulandı. Paşa hatalı hareket etmiş olduğunu kabul ve pişmanlığını ifade etti. Temsil Heyeti üyesi Mazhar Müfit’in kefâleti ve millî hareket aleyhine çalışmayacağına yemin etmesi şartıyla, İstanbul’a dönmesine müsaade edildi.
Bu suretle millî hareketi bastırmak, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını tutuklamak için girişilen bu teşebbüs de başarısızlığa uğruyordu147.

3. İngiliz Girişimleri
İngilizler Mustafa Kemal Paşa’yı görevden aldırttıkları halde millî hareketin durmadan geliştiğini, millî kongreler yoluyla yönetimin Anadolu’ya kaydığını görmekteydiler. Dolayısıyla Erzurum ve Sivas Kongrelerini engellemek için ellerinden geleni yapmaktaydılar. Erzurum’da ki İngiliz Yarbayı Rawlinson’un tehditleri Mustafa Kemal tarafından şiddetle reddedilmişti. Sivas Kongresini Ali Galip – Kürt aşiretleri – İngiliz Binbaşı Noel düzeninin yanı sıra, Samsun ile Urfa – Maraş yöresinden getirilecek kuvvetlerle kongreyi dağıtma tehditleri işe yaramamıştı.
Buna karşılık İngilizler Eskişehir Mutasarıfı ve Konya Valisi Cemal Bey’ in İstanbul yanlısı tutumları da dikkate alarak Batı Anadolu Kuva-yi Millîyesi ile Doğu Anadolu’ nun ilişkilerini kesmek maksadıyla Haydarpaşa – Konya demiryolunu denetimlerine almak amacıyla yöredeki güçlerini takviye ettiler. Bunu engellemek için, Kongre Ali Fuat (Cebesoy) Paşa’ yı  Batı Anadolu Kuva-yi Millîye Başkomutanlığına getirmişti. Ali Fuat Paşa bir taraftan Geyve Boğazından Doğuya hiçbir yabancı kuvvetin geçirilmemesini kararlaştırmış, diğer taraftan da İngilizlerin güçlü bir şekilde bulundukları Eskişehir’i kuşatma altına almıştı. Buna karşılık İstanbul’da Millî Savunma Bakanı Süleyman Şefik Paşa, görevden alındığı halde birliklerinin başından ayrılmayan Ali Fuat Paşa’yı havada bırakmak için XX. Kolordu Karargâhını dağıtmıştı. Bunun yerine oluşturulan V. Kolordu’ya Kiraz Hamdi Paşa’yı atamıştı. Ne var ki Kiraz Hamdi Paşa görevden ayrılmaya mecbur kaldı.
Durumu dikkate alan İngilizler tutumlarını değiştirmişler, Anadolu’da yer işgal etmemek ve Millîcilerle açıktan silahlı çatışmaya girmemek politikasına yönelmişlerdi. İstanbul’daki İngiliz Yüksek Komiseri Amiral Sir J.de Robeck daha 17 Eylül’de Mustafa Kemal hareketinin gittikçe yayıldığını bunun bağımsız bir Anadolu Cumhuriyet’ine doğru hızla geliştiğini, hareketin Millî Savunma Bakanlığınca da desteklendiğini; barış antlaşması Hükümetce kabul edilse bile bunu millîyetçilere kabul ettirmek için silâh kullanmak gerektiğini; Yunanlılar ve İtalyanlar Anadolu’da kaldıkça bunun sürüp gideceğini belirterek âcilen barış yapılmasını istemişti.148 Millîcilerle bir çatışmaya girmek istemeyen İngilizler Merzifon, Samsun, Kütahya’yı boşalttılar. Eskişehir halkı İngiliz birliklerinin  varlığına rağmen, 3 Ekim’de İstanbul yanlısı mutassarıfı  görevden uzaklaştırdı. İstanbul’un çok güvendiği, İngiliz Muhipler Derneği  üyesi Cemal Bey de Refet Bey’in bölgede görevlendirilmesi üzerine, işgalci İtalyan’ların desteğiyle İstanbul’a kaçtı.
Neticede İngilizlerin  Batı Anadolu  Kuva-yı Millîyesini, Doğudan ayırmak plânı Ali Fuat Paşa’nın gayretiyle başarısızlığa uğradı ve İngiliz birlikleri, İstanbul – Mustafa Kemal çatışması olayında tarafsızlık politikasını benimsemek zorunda kaldılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder